St. Vincent de Paul Catholic Kindergarten – Türkçe

Two young children playing with colourful wooden blocks

St. Vincent de Paul Mixed Catholic School

Statü: Katolik Anaokulu

Görüşülen Kişi: Adriana Lieskovská, Anaokulu Koordinatörü

Ülke Slovakya

Fiziksel Sağlık ve Zindelik Desteği - Bütünsel Stratejiler - Önleyici Stratejiler

 



 

Tam Röportaj

Emekli olduğunuzda ne durumda olacağınızı düşündünüz mü?

Evet, kesinlikle. Bu konuyu 45 yaşından itibaren kapsamlı bir şekilde düşünmeye başladım. Anaokulu personelimiz nispeten genç, 52 yaşındaki ben hariç yaşlarımız 22 ila 42 arasında değişiyor. Gerçekçi olmak gerekirse, yaşlandıkça bu işin fiziksel gerekliliklerini yerine getirmek giderek zorlaşıyor. Fiziksel zorlanma nedeniyle artık doğrudan sınıfta yer almasam da, okulun idaresini yönetiyorum. Bir on yıl sonra hâlâ anaokulu öğretmenliği yapıyor olmayı hayal bile edemiyorum.

Fiziksel olarak son derece formda bir bireyin, belki de bir sporcunun, benim yaşımda bu rolü yerine getirebileceğini hayal edebilsem de, yaşlanmayla birlikte gelen doğal fizyolojik sınırlamalar var. Ellili yaşlardaki kadınların güçlerinde kayda değer bir düşüş yaşanır. Emekli bir anaokulu öğretmeni olan kayınvalidem, yirmi yıl önce yaygın bir uygulama olan 55 yaşında mesleği bıraktı. Devam etmeyi hayal bile edemiyordu. Bu durum fiziksel kapasitenin ötesine geçiyor; yaşlı bireyler çocukları daha farklı algılıyor ve onlarla daha farklı etkileşime giriyor.

Yeni öğretmenleri seçerken zaten yaşı hesaba katıyoruz, doğum iznine ayrılma olasılıkları olsa bile genellikle daha genç meslektaşları tercih ediyoruz. Bu yaklaşım, öğretmenlerin kendi küçük çocuklarının hastalıklarıyla ilgili devamsızlıkları nedeniyle yüksek öğretmen devrine veya sık sık sınıf değişikliklerine yol açıyor. Ayrıca bugünün genç öğretmenlerinin, benim gençliğimde alışılagelmiş olandan daha uzun hastalık izinleri alma eğiliminde olduklarını fark ettim.

Çalışma kapasitenizi korumayı düşündünüz mü?

"Evet, şimdilik teorik anlamda da olsa bunu düşünüyoruz. Bu sadece tatil süresini değil, bütüncül bir stratejiyi içermeli. Öğretmenler genellikle 45 gün izin alırlar, ancak bu günlerin nasıl kullanıldığı önemli. Çok azı izinlerini sağlıklarını ya da refahlarını artırmak için bilinçli olarak kullanıyor.

İyileşme, egzersiz ve dinlenme için her yıl gerekli zamanı belirleyen kapsamlı bir plan öngörebilirim. Böyle bir plan uzun vadede tutarlı bir şekilde uygulanmalıdır.

Biz öğretmenler kariyerimiz boyunca çocukların ihtiyaçlarına öncelik veriyor, çoğu zaman kendi sağlığımızı ihmal ediyoruz."

 

Genç kadın öğretmenler bunun farkında mı? Farkındalarsa, neden buna hazırlanmıyorlar?

Genellikle bunu hiç düşünmüyorlar. Sorunlar ortaya çıkana kadar çalışmaya devam ediyorlar ve bu noktada farklı bir işe geçebiliyorlar.

 

Önümüzdeki 50 yıla hazır olmalarını sağlamak için öğretmenleri uzun vadede fiziksel olarak hazırlayacak bir gelişim planı oluşturma yetkiniz var mı?

Elbette böyle kapsamlı bir plan geliştirmek oldukça mümkün. Öğretmenler kendilerini mesleki gelişime adamışlardır ve sürekli olarak yaşam boyu öğrenme sürecine katılırlar. Bu plan, spor ve yenilenme faaliyetleri yoluyla fiziksel uygunluk ve sağlığı da kapsayabilir. Ara sıra ekip oluşturma faaliyetlerimiz ve rahatlama inzivalarımız olsa da bunlar sistematik ya da öncelikli değil. Düzenli faaliyetler fiziksel esenlikten ziyade yetkinliklerin ve bilginin artırılmasına odaklanma eğilimindedir.

Maliyetli olabildikleri için bu faaliyetlerin finansmanında zorluk yaşanmaktadır. Öğrenim ücretleri ve bütçe ödenekleri yoluyla finansman yeterli olmayabilir.

 

İşyerindeki kişiler arası dinamikler gibi başka faktörler de çalışma kapasitesinin düşmesine katkıda bulundu mu?

Evet, mesleki rekabetler ve karşılanmamış hırslardan kaynaklanan gergin ilişkiler yaşadığımız dönemler oldu. Ancak zaman içinde ve ilgili kişilerin başka fırsatlar için ayrılmalarıyla bu sorunlar kendiliğinden çözüldü.

Bazı meslektaşlar yorgunlukla boğuşuyor ve rollerinin hangi yönlerini koruyacaklarını ve hangilerinden vazgeçeceklerini düşünüyorlar. Maddi tazminat veya ödüller belli bir noktadan sonra daha az önemli hale geliyor. Daha genç ve daha uyumlu olduğumuz zamanlarda bu kaygılar bizi pek etkilemese de, önemli değişiklikler yapmak için genellikle çok geç olduğunda bu kaygılar ağır basmaya başlıyor.

Bugünün otuzlu yaşlarının başındaki genç kadın öğretmenlerinin proaktif bir şekilde fiziksel sağlıkları üzerinde çalışmaları, hedefe yönelik egzersiz yapmaları ve gençleşmeleri halinde 50 yaşında çok daha farklı bir gerçeklikle karşılaşabileceklerine inanıyorum.

Tags: No tags

Comments are closed.